12 Mayıs 2013 Pazar

hala yatmadın mı sen?

Biraz bir şey alınca azizi oluyoruz ya o klayemizin; sağımızda o kadeh, ekürisi çerezi, solumuzda çakmak, sesi kısık telefon, fonda sızlatıcı alaturka müzik ya da sadece tınısıyla ayak ritmi tutturabilecek bir müzik ya hani... göğüs kafesin koşuyor geç saatte, kimsesiz kalmış, ayak sesinin huzursuz ettiği yollarda. romantiğiz hepimiz. saat müsait. klavye hatası yapmaya açık, sıkıntı zerrelerinden muaf bir ruh haliyle... romantizmin sadece cümlelerde kilitli olduğu, saçma ve yersiz durgunlaşmayla gerçekleştiği... üç noktaların kol gezidiği, replay tuşlarının raks ettiği, simge durumunda küçültülmüş kullanılmayan sekmelerin olduğu, uyumaya ramak kalan halde bile ayakta kalmak uğruna büyük direnç gösterildiği... ne sebebi var ne sonucu. ne gereği var ne saçmalığı. yat uyu.